Bakireler Tapınağı...
Bakireler Tapınağı, 90’lardan önce Maltepe’de yaşayanların çok iyi hatırlayacağı üzere denizin ortasına yerleştirilmiş çok özgün bir yapıydı. 1953’te Süreyya İlmen tarafından inşa ettirilen Tapınak, 6 sütun üzerinde yerleştirilmiş bir kubbeden ve ortasındaki Venüs (Afrodit) heykelinden oluşmaktaydı. Tapınak, Yunan mitolojisinden ilham alınarak tasarlanmıştı.
Bakireler Tapınağı kıyıya yaklaşık 50 metre uzaklıkta idi. Süreyya plajında denize girenler tapınağın bulunduğu yere kadar yüzer, orada bir mola verir ve denizin orta yerinde arkadaşlarıyla sohbet ederdi. Yapının varlığı Süreyya plajına kendine has bir hoşluk katardı.
90’larda hayata geçirilen sahil yolu projesi kapsamında Maltepe sahili karaya dahil edilince Bakireler Tapınağı da denizin ortasındaki bir yapı olma özelliğini yitirdi. Bu durum, tapınak açısından hiç beklenmedik bir sonucu da doğuracaktı. On yıllarca denizin ortasında güven içerisinde duran tapınak, karaya çıkınca içerisindeki Venüs heykeli kayıplara karıştı. Heykelin akıbeti hala gizemini korumakta. Heykelden geriye kalan tek şey kaidesi oldu. Bir de kaidenin üzerinde yazan bir isim: Heykeltıraş Türkan. Türkiye’nin ilk kadın heykeltıraşlarından biri olan ve Venüs heykelinin yaratıcısı Türkan Tangör’ün adı bugün hala kaidede yazılıdır. Ancak ne yazık ki eseri korunamamıştır.
Bakireler Tapınağı’nın başına gelen talihsizlikler bununla da sınırlı kalmamıştır. Tapınak uzunca bir süre bakımsız kalmış ve zaman içerisinde evsizlerin kubbesinin altına sığındığı bir harabeye dönüşmüştü. Neyse ki, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanı Ekrem İmamoğlu, İstanbul’un kültürel mirasına sahip çıkma vizyonunu ortaya koydu ve İstanbul’daki pek çok eser gibi Bakireler Tapınağı da restore edilerek kendisi için dizayn edilen bir meydanın ortasına yerleştirildi. Bu sayede bugün pek çok eski Maltepeli tapınağın çevresinde anılarını yad ederek keyifli zaman geçirebilmektedir.